Kaş Masaj Salonu

Kaş Masaj Salonu

Özünde dürüsttü, buna karşın kendini kolaycılık salgınına kaptırdı ve dört nala koşarak artan kredi imkânlarıyla muazzam boyutlara ulaşan, dolayısıyla da manipüle edilen paranın yalnızca miktarının bile insana güvenlik duygusu verdiği büyüklükte işlere bulaşmayı seçti, diyerek kendi kendimle çelişkiye düşmek istemiyorum. Ekonomik gelişmenin tabana yayıldığı ve başlangıçta karanlık işlere bulaşan şirketlerin sadece yüzde otuzunun, başarıya ulaştıktan sonra dürüstlüğe geri dönebildikleri bir dönemdi o dehemmiyet: Bir skandal patladığındaysa, ardında bir başarısızlık var demekti. İşler o kadar iyi ve o kadar hızlı gelişiyordu ki, nihayetinde Kaş Masaj Salonu

 

Gerard kendini dâhi sanmaya başladı, oysa yaptığı şey, kapitalizm tarihinin eşine rastlanmamış, en büyük bolluk ve kolaylık dalgasına kendini bırakmaktı. Saftaron biriydi, demek istemiyorum, yalnızca biroldukça şirketi, yasalarla, bilançolarla, anlaşmalarla ve banka borçlarıyla incelikle oynama sanatını gerçekleştirecek -ki bu durumda insan sadece başkalarının batmasıyla ayakta kalabilir- yapıda biri değildi. Atalarından miras aldığı yaratılışını, ‘az az’ı, ‘herşeyi kendi ellerimle yapmış oldum’ ı, ‘sabrettim, dayandım’ı bir yana bırakmış, saniyede el değiştiren milyonların dünyasına dalmış, Kaş Masaj Salonu oraya buraya ata ata imzasının ne anlama geldiğini unutmuş, ayrıca oynadığı sayıların büyüklüğü, yalnızca bu özelliğiyle ona güven içinde olduğu garantisini vermeye başlamıştı. Başma gelen o felaketten sonra onu kendi şirketime almıştım; bunu öncelikle aile dayanışması yüzünden, ayrıca, o duruma düşmüş bir insanın örnek olarak gaslımün önünde bulunmasını istediğim için yapmıştım.

 

Her işe burnunu sokuyor, aslabir iş yapmıyordu. Oğlum ve iş arkadaşlarım ona önemli biri bulunduğunu hissettirmek için gerekeni yapıyorlardı. Gelirleri, aldığı yüzdelerle yükseliyordu, öyle ki, haiz olduğu sayısız malı mülkü -benden daha çok malı vardı-, örneğin bakımlarının yapılıp iyi durumda tutulması gereken, Midi bölgesindeki midealnü, arabalarını ve Chris-Craft motorunu bakımlı tutmaya yetiyordu. Kaş Masaj Salonu Tam karşımda durdu, bir eli cebindeydi, yüzünde de ağabeylere özgü bir sertlik vardı. Jean-Pierre, tasfiyeye giriştiğini söyledi.” “Satıyorum.” “Alınanlara mı?” “Kleindienst’e, evet. Kahve alır mısın?” Oturdu. “Hayır, teşekkür ederim. Bu iş için en kötü vakitı seçiyorsun.” Şapkasıyla oynuyordu.