Kaş Masaj Salonu

Kapıda onun gelmesini bekliyorlardı. İkisi de. “Oh, hayır, ” dedi Ruth. “hemen hemen kıyamet kopacak.” Kaş Masaj Salonu  Harry önlerindeki boşlukta durdu. “Yağmuru kastediyor, ” dedi Trøndheim Eagle. “Ah, şimdi anladım.” Harry avuç içlerini pantolonunda kuruladı. “Size iyi mi yardımcı olabiliriz, Müfettiş?” “Kurye Katili yakalamam için yardım edebilirsiniz, ” dedi Harry.

Toya yatağın ortasında cenin pozisyonunda, açık olan kıyafet dolabının aynasından kendisini izliyordu. Alt kattan duşun sesi geliyordu. Adam kokusunu üzerinden atmaya çalışıyordu. Yatakta döndü. Su yatağı hemen vücudunun şeklini alıyordu. Fotoğrafa baktı. Gülümseyerek poz veriyorlardı. Tatildeydiler. Galiba Fransa’da. Soğuk nevresimin üzerinde ellerini gezdirdi.

Onun vücudu da böyle soğuktu. Soğuk ve o yaşta biri için çok kaslı. Özellikle de sırtı ve baldırları. Bir zamanlar dansçı olduğu için böyle kaslı olduğunu söylemişti. On beş yıl boyunca her gün egzersiz yapmıştı. Bu yüzden de hep canlı kalmışlardı. Toya birden yerde duran kemeri fark etti. On beş yıl olmuştu. Fakat anılan hep canlı kalmışlardı. Sırtüstü uzandı ve kauçuk yatağın altından gelen suyun sesini dinledi. Ama artık her şey farklı olacaktı. Toya artık akıllanmıştı. Iyi bir kız olmuştu. Tam annesiyle babasının istediği benzer biçimde.

Kaş Masaj Salonu

Artık Lisbeth olmuştu. Toya başını duvara yasladı ve yatakta daha da derine gömüldü. Kürek kemiğini bir şeyler gıdıklıyordu. Sanki nehirde bir sandalda uzanmak gibiydi. Öylece uzanıp düşünmeye devam etti. Wilhelm vibratörle onu seyretmek istediğini söylemişti. O da yapmıştı. İyi kız. Peşinden alet çantasını açmıştı. Toya gözlerini kapamış olsa da gözkapaklarında hâlâ ambardaki tahta perdeden sızan güneş ışıklarını görebiliyordu. Ve ağzına boşalmış olduğunda, ambardaki kokuyu hissetmişti fakat hiçbir şey söylememişti. Akıllı kız. Wilhelm onu kız kardeşi benzer biçimde konuşturmaya ve şarkı söyletmeye çalışırken de akıllı bir kız olmuştu.

Onun gibi gülmeye çalışırken. Wilhelm makyajcıya Lisbeth’in bir fotoğrafını vermiş ve Toya’nın iyi mi görünmesi icap ettiğini onlara tarif etmişti. Tek yapamadığı şey Lisbeth şeklinde gülmekti. Wilhelm de ona daha fazla denememesini söylemişti. Kimi zaman Toya bu yaptıklarının ne kadarının Eliza Doolittle rolü için, ne kadarının Wilhelm’in Lisbeth’e olan umutsuz hasretinden olduğunu anlayamıyordu. Ve işte şimdi onun yatağındaydı. Ve bir ihtimal bu da Lisbeth için yapmış olduklarından birisiydi.